Haberler

KEİPA Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Parlamenterler Asamblesinin Romanya’da düzenlenen 46. Genel Kurulunda Dr. Akkan Suver iki ayrı konuşma yaptı.

28 Kasım 2015 Cumartesi - Okunma: 3259
KEİPA Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Parlamente

Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Parlamenterler Asamblesi'nin (KEİPA) Romanya’da düzenlenen 46. Genel Kuruluna Marmara Grubu Vakfı’nı temsilen Dr. Akkan Suver, Dr. Fatih Saraçoğlu, Şamil Ayrım, Müjgan Suver, Gülhan Ayrım ve Hatice Aslı Yanardağ katıldılar. Dr. Akkan Suver yaptığı iki ayrı konuşmada İpek Yolu ile Karadeniz ilişkisini anlattı.

 

KEİPA Türkiye Başkanı Milletvekili Haluk İpek ve Marmara Grubu Vakfı Heyeti Romanya Parlamentosunda 

Dr. Akkan Suver’in Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Parlamenterler Asamblesi'nde

yaptığı konuşma metni aşağıdadır 

Değerli Milletvekilleri,

Geride bıraktığımız Moldova toplantısında arz ettiğim İpek Yolu Ekonomik Kuşağı düşüncesi ile ilgili kanaatlerimi yüksek izinlerinizle bugün bir başka değer ölçüsüyle arz  etmek için söz almış bulunuyorum.

Moldova toplantısı sonrasında iki defa Çin Halk Cumhuriyeti'nde bir defa da İstanbul'da İpek Yolu Ekonomik Kuşağı ile ilgili etkinliklere katılıp düşüncelerimi açıkladım. Bunlardan biri Nanjing şehrinde diğeri ise Qingdao şehrinde gerçekleşti. İstanbul'da ise Çin Halk Cumhuriyeti'nin bir düşünce kuruluşu ile aynı konuyu konuştuk. 

Malumlarınız olduğu üzere Çin Halk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Xi Jinping tarafından bundan üç yıl önce gündeme getirilen bu konu çağımızın en önemli ekonomik projelerinden biridir. Ben bunu çağın felsefesi olarak adlandırıyorum. Zira bahse konu coğrafya, Pekin'i Londra'ya bağlayan bir coğrafyadır. Gene bu coğrafyanın önemli bir parçasında Karadeniz Bölgesi'nin ülkeleri vardır.

Öte yandan bu projeye sıradan bir ticari proje veya taşımacılık veyahut da malların serbest dolaşımı gibi bakmak yanlıştır. Eksiktir.

Elbette ticaret bu projenin omurgasıdır.

Taşımacılık, malların serbest dolaşımı veya daha basit bir deyimle ("win-win" "kazan-kazan") bu projenin bir parçasıdır. Ama daha da önemlisi bu bir medeniyet projesidir. Bu bir kültürlerin, farklılıkların birbirini tanıma projesidir. Dinlerin birbirine yaklaşmasıdır. Barışa giden yoldur. Refaha uzanan düşüncedir. İstikrarın kaynağıdır. Ve bütün bunların oluşumunu sağlayacak olan da diyalogdur.

Değerli Dinleyiciler,

Yaşamakta olduğumuz acımasız terörün ana kaynağı diyalogsuzluktur.

Diyalogsuzluğun başlıca sebebi ise bu coğrafyalarda hüküm süren devletsizliklerdir. Devletin olmadığı yerde ümit de yoktur. Refah, zenginlik ulaşılmaz bir hayaldir. Dolayısıyla ümidin olmadığı bir coğrafyaya bizler bu projeyle ümit götürebiliriz. Terörü ancak ve ancak ümitle, taşıyacağımız güveni arttırıcı, refah ve zenginlik getirecek işbirlikleriyle yok edebiliriz.

Afganistan için, Suriye için, Irak için barış istiyorsak diyalogu ve ümidi arttıracağız. İşte bunun için İpek Yolu Ekonomik Kuşağı'nı önemsiyorum.

Zira bu kuşakla 4 milyar insan bu projenin içinde kendisine bir yer bulabilecektir.

İpek Yolu'nun başarısı, bilgi teknolojilerinin etkin kullanımının yaratacağı rekabet ortamında gelişecektir. İnovasyon ve çevre ile uyumlu ticarete verilecek önem, finansal hedeflere ulaşılmasında anahtar rolü oynayacaktır. Elbette Orta Asya ülkelerinin, Balkan ülkeleriyle gerçekleştirecekleri ticaret hacminin büyümesi ve "kazan-kazan" prensibinin dengeli olarak gerçekleşebilmesi rekabet ortamından çok, inovasyonla ilgili olacaktır.

Yeni bitirilen ikinci Süveyş Kanalı ile Hint Okyanusu, Atlas Okyanusu ile birleşecektir. Türkiye bu birleşmede Akdeniz'de yeni bir merkez oluşturacaktır. Öte yandan, Türkiye'de İstanbul'da Marmara Denizi'nin altından geçen tren yolu ile Pekin Londra'ya bağlanacaktır. Gene Türkiye Kars-Tiflis-Bakü demiryolu ile demirden İpek Yoluna hizmet edecektir. Bu yol, Türkiye'den Balkanlara oradan Orta Avrupa'ya intikal edecektir.

Bütün bunlar gerçekleşirken Özbekistan'ın kültürü Romanya'ya, Azerbaycan'ın sanatı Sırbistan'a, Rusya'nın gelenekleri Hindistan'a, Çin'in düşünce dünyası Fransa'ya, Kazakistan'ın anlayış tarzı Bulgaristan'a taşınabilecektir.

Azerbaycan'da Çince, Bulgaristan'da Özbekçe, Gürcistan'da Arapça, Rusya'da Türkçe duyulabilecektir.

Dolayısıyla bu bir medeniyet projesi olduğu kadar bir barış projesidir de...

Bu proje ile İpek Yolu üzerindeki ülkeler arasında işbirliği ve ortak yatırımların arttırılmasıyla da katılımcı ülkelerin yeni pazarlara yüksek performanslı üretim gücü ile sermaye akışı ve teknoloji akışıyla tüm taraflar için fayda sağlayacak bir vizyon oluşacaktır.

İpek Yolu Ekonomik Kuşağı'nın kara boyutu olsun, deniz boyutu olsun başarılı olacaktır. Buna inanıyorum. Zira bu başarıyla yalnız ekonomik büyüme sağlanmayacak barış ve küresel işbirliği imkanları da doğacaktır. Günümüzün en büyük problemi olan göç, terör gibi acı gerçeklerin karşısında da İpek Yolu felsefesi ile küresel boyutta başa çıkma ihtimali büyüktür.

Bütün bunların hayata geçirilebilmesini ise ben diyaloga bağlıyorum. Zira diyalogla barışa daha da yakın olabileceğiz. Diyalogla kültürlerimize, medeniyetlerimize, geleneklerimize daha anlayışla yaklaşabileceğiz. Diyalogla dinlerimize daha saygılı davranıp farklılıklarımızın zenginliğimiz olduğunu anlayabileceğiz. 

Bir barış ve bir arada yaşama projesi olduğuna yürekten inandığım Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Parlamenterler Asamblesi'nin İpek Yolu Ekonomik Kuşağı projesiyle ilişkilerini geliştirmesini temenni ediyor, yüksek heyetinizi saygıyla selamlıyorum. 

Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Parlamenterler Asamblesi (KEİPA’nın toplantısı için Romanya'da bulunan Dr. Akkan Suver, Dr. Fatih Saraçoğlu, Şamil Ayrım, Müjgan Suver, Gülhan Ayrım, Hatice Aslı Yanardağ'dan oluşan Marmara Grubu Vakfı Heyeti Romanya'da bulundukları süre zarfında Romanya’nın Eski Cumhurbaşkanları Ion Iliescu, Emil Constantinescu ile Romanya Prensi Radu’yu makamlarında ziyaret ettiler. 

 

Romanya’nın (1996-2000) dönem Cumhurbaşkanı Emil Constantinescu Marmara Grubu Vakfı Heyetini makamında kabul etti.     

 

Romanya’nın 8 Cumhurbaşkanı Ion Iliescu, Marmara Grubu Vakfı Onur’una bir akşam yemeği verdi. Yemeğe Kültür Eski Bakanı Ionut Vulpescu ile Büyükelçi Constantin Grigorie de katıldılar. 

Romanya Prensi Prens Radu Marmara Grubu Vakfı’nı Elizabet Sarayı’nda kabul etti.      

 

Romanya Senatosu önünde Asaf Hacıyev ile Marmara Grubu Vakfı Heyeti birlikteler