Haberler

Marmara Grubu Vakfı Life Learning Academy'nin, Akademik Ekonomi Kongresi'ne katıldı

31 Mayıs 2017 Çarşamba - Okunma: 3365
Marmara Grubu Vakfı Life Learning Academy'nin, Akademik

Life Learning Academy'nin Slovenya'nın başkenti Ljubljana'da tertiplenen yıllık Akademik Ekonomi Kongresi'nde, Marmara Grubu Vakfı Dr. Akkan Suver, Müjgan Suver, Şamil Ayrım, Gülhan Ayrım, Dr. Fatih Saraçoğlu ve Aslı Gezmiş'den oluşan bir heyetle hazır bulundu. Açılış merasiminde Şeref Misafiri olarak yer alan Dr. Akkan Suver, "mentorluk ve rehberlik" üzerine bir tebliğ sundu.

Toplantının diğer Şeref Misafiri Hırvatistan (E) Cumhurbaşkanı Stjepan Mesic'di. Ljubljana’da tertiplenen Akademik Ekonomi Kongresi'nde Türkiye'nin yanı sıra Sırbistan, Amerika Birleşik Devletleri, Avusturya, İngiltere, Kıbrıs, Malta, İngiltere, Bosna Hersek’ten de düşünce insanları hazır bulundular.Toplantıda küçük Elif Yanardağ'a başarılı mutfak çalışmalarından dolayı Mentee Referans Ödülü de verildi. 

Ljubljana'da bulundukları sırada Türkiye Büyükelçisi Esen Altuğ tarafından kabul edilen Marmara Grubu Vakfı Heyeti onuruna Slovenya Eski Başbakanı Alenka Bratusek de bir yemek verdi.

 Elif Yanardağ'e başarılı mutfak çalışmalarından dolayı Mentee Referans Ödülü de verildi.

Dr. Akkan Suver'in yaptığı konuşma metnini aşağıda bulacaksınız.

Sözlerime başlamadan önce bizleri burada bir araya getiren ve mükemmel bir ev sahipliğiyle ağırlayan Life Learning Academy Ailesi'ne ve özellikle de Mme. Marjetka Kastner'e şahsım ve arkadaşlarım adına teşekkürlerimizi sunuyorum.

Life Learning Academy'nin tertiplediği mentorluk kavramına ben başarılı bir geleceğin yol haritası olarak bakıyorum.

Ve mentorluk kavramını rehberlik olarak nitelendiriyorum. Zira yetişmiş ve başarıyı farklılıkla yakalamış herkesin bir mentoru vardır.

Ve gene biliniz ki toplumlar hizmete muhtaçtır. Bu hizmetin yapılabilmesi için önderlere, örnek insanlara ihtiyaç vardır. Önderler ve örnek insanlar da, mentoru, rehberi iyi insanlar arasından çıkar. Dolayısıyla insanlığın geleceği açısından mentorluk veya rehberlik çok önemli bir olaydır.

İzin verirseniz ben kendi alanımdan sizlere seslenmek istiyorum.

Dünya küreselleşmenin yakaladığı bir hızla inanılmaz değişimler yaşıyor.

Amerika'da Donald Trump Yeniden Büyük Amerika'yı kuracağız, dedi. İktidara geldi.

İngiltere Başbakanı Teresa May, bir barış projesi olan ve kapısından iki defa geri dönerek üye olduğu Avrupa Birliği'nden Brexit diyerek seçim kazanmanın peşinde koşuyor.

Fransa'da Emmanuel Macron isimli bir genç adam En Marche diyor ve kurt siyasilerin elinden Fransa Cumhurbaşkanlığı'nı alıyor. Yunanistan'da kravat takmayan bir başka genç Aleksis Çipras Avrupa'yı dize getirerek, Yunanistan'ı borçtan kurtarmayı başarıyor.

Bunlar mentorları, rehberleri olan şahsiyetlerdir.Artık onlar da birer mentor'dur.Tıpkı yakın bir gelecekte sizlerin de olacağı gibi...

Amerika'da ve Avrupa'da bunlar yaşanırken, Asya'da Çin Halk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Xi Jinping bir başka mentorluk olayıyla bu ay küreselleşmeye yeni bir boyut getirdi.Yaklaşık 65 ülkeyi biraraya getiren Bir Kuşak-Bir Yol (İpekyolu) projesine start verdi.

Çin Halk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı'nın ortaya koyduğu yeni küreselleşme modeli, bir araya gelen Asya, Avrupa ve Afrika liderlerinden kabul görürken, Peru, Şili gibi ülkelerin Cumhurbaşkanları da projenin Deniz Yolu ayağının Latin Amerika'yı da kapsaması isteğinde bulundular.

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri daha da ileri giderek, Amerika ve Avustralya'nın bu projenin dışında kalmaması gerekliğinin üzerinde durdu.

Evet yeni küreselleşme Bir Kuşak-Bir Yol veya bizim deyişimizle Tarihi İpek Yolu değişik bir boyutta 14 Mayıs 2017 günü start aldı.

14 Mayıs 2017 günü Cumhurbaşkanlarının ve hükümet yetkililerinin bir araya gelmesiyle Pekin'den Londra'ya, Pekin'den Venedik'e yeni bir diplomasi alanın oluştuğuna tanık olduk.

Bilginin ve manevi değerlerin etkin bir şekilde değişiminin gerçekleştiğini dikkate alan altmıştan fazla ülke, ortak hareket etme kararlılığını gösterdi. Böylelikle dinler, etnik gruplar ve bireyler arası ilişkilerde evrensel ilkelerin galip gelmesi ve her türlü çatışmanın önlenebilmesi için en önemli koşul olan barış ve saygı kültürüyle işbirliği gerçekleştirme kararlığını devletler ortaya koydular. İpekyolu projesi hem bir ticaret yolu hem de tarihsel ve kültürel değer olarak Asya'yı Avrupa'ya ve Afrika'ya bağlayan bir hat olmasının ötesinde, bölgede yaşayan kültürlerin, dinlerin, ırkların izlerini taşıyan olağanüstü tarihsel ve kültürel bir zenginliğin kapısını da aralayacaktır. Daha geniş bir deyimle bu proje sadece bölgesel değil uluslararası ekonomi ve ticarete de büyük katkı yapacaktır. Jeoekonomik açıdan bakıldığında ise İpekyolu projesi, kara ve deniz ayağıyla Çin'i Avrupa pazarlarına, Avrupa'yı da Çin'e ve Afrika'yı da Orta Asya'ya yaklaştıracak bir özelliğin de sahibi olacaktır. Çin'den Avrupa'ya 45 günde yapılan ulaşım, bu projenin hayata geçirilmesiyle 15 güne inecektir.

Avrupa Birliği üyelerinin etnik ve kültürel farklılıklara uyum gösterebilmelerinin en kalıcı yolu olarak da bunu bir fırsat olarak görüyorum. Gene bu proje ile Balkanların endişelerini ortadan kaldırabilecek ve beklentilerini karşılayabilecek yeni bir şans kapısı aralanmaktadır. Dünyamızın bir daha asla bölünmüş bir yere dönüşmemesi, yeni duvarlar ve yeni bölünme çizgileri yaratılmaması için gene bu proje yeni bir dayanaktır.

Dolayısıyla, 14 Mayıs 2017 tarihi, dünyada inanılmaz fırsatlarla yeni bir milat oluşturacaktır.

İşte bu bir mentorluktur. Bir rehberliktir. Çin Halk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Xi Jinping'in mentorluğu küreselleşmeye yeni bir boyut getirecektir.

Sözlerimin başında söyledim. Toplum daima hizmete muhtaçtır. Önderliğe de muhtaçtır.

İşte bu önemli misal, sizlerin yarın bir mentor olarak ortaya koyacağınız düşüncelerinize katkı olsun istedim.