Dr. Akkan Suver,3.Kuşak ve Yol Forumunda konuştu.
Marmara Grubu Vakfı Genel Başkanı Dr. Akkan Suver, Pekin'de Çin Halk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Xi Jinping tarafından düzenlenen 3.Kuşak ve Yol Forumu'nda bir konuşma yaptı.
Konuşmasında Dr. Akkan Suver, Türkiye'nin Kuşak ve Yol İnisiyatifi'ne verdiği yüksek önemi gündeme getirdi.
Dr. Akkan Suver'in konuşması Çin medyasında da önemli bir yer aldı.
Konuşma metnini haberin sonunda bulabilirsiniz.
3.Kuşak ve Yol Forumu'nun öğleden sonraki oturumunda söz alan Dr. Akkan Suver,Türkiye'nin bu girişime verdiği yüksek önemi ortaya koydu. Asya, Avrupa ve Afrika'nın kesiştiği noktada bulunan Türkiye'nin bu girişiminin önemli bir aktörü olduğunu da gündeme getiren Dr. Akkan Suver'i, Forum'da Türkiye Büyükelçisi İsmail Hakkı Musa ile UNESCO önceki Genel Müdürü İrina Bokova yalnız bırakmadılar.
Dr. Akkan Suver’in Konuşması
Marmara Grubu Vakfı Genel Başkanı
Yüksek Heyeti’nizi İstanbul’dan Marmara Grubu Vakfı adına saygıyla selamlıyorum.
Ev sahibimiz Kuşak ve Yol Araştırmaları Ağı ailesine teşekkür ederek sözlerime başlamak istiyorum.
Kuşak ve Yol İnisiyatifi 10 yaşında.
Daha önce ulaslararası çapta düzenlenen iki Kuşak ve Yol Forumunda hazır bulunmuştum.
Bugünlerde tertiplenen 3. Kuşak ve Yol İnisiyatifi Forumunda yeniden bulunmaktan büyük onur duyduğumu bilmenizi isterim.
Hanımefendiler,
Beyefendiler,
Görüşlerimi açıklamadan önce yüksek izninizle, heyetinizle, bir tabloyu paylaşmak istiyorum.
Günümüzde sayısız zorluk ve krizin iç içe geçtiği günler yaşıyoruz. Özellikle de son günlerin en önemli krizi olan Rusya Ukrayna Savaşı, Kosova-Sırbistan gerginliği, İsrail-Filistin ihtilafı, bitmeyen Suriye, Lübnan, Irak istikrarsızlığı bizim Kuşak ve Yol İnisiyatifine verdiğimiz önemin haklılığını ortaya koyuyor.
Dünya ekonomisi sarsıntı geçiriyor.
Gelişmiş ülkelerle gelişmekte olan ülkeler arasında büyük bir fark oluşuyor.
Ekolojik çevre giderek kötüleşiyor.
Soğuk savaş, sıcak savaş anlayışı devam ediyor.
İnsanlık alemi ortak bir refaha, ortak maddi ve manevi bir uyuma henüz uzakta.
Gene insan ile tabiat arasında denge her gün biraz daha bozuluyor.
Bütün bu negatif değerlerle birlikte çeşitliliğe ve farklılıklara saygı her geçen gün biraz daha ortadan kalkıyor.
Oysa karşılıklı saygı, diyalog ve anlayışa her zamandan daha çok ihtiyacımız var. Çağımızın bilgi ve inavasyon çağı olduğunu bilmemize rağmen hala milletler, dinler, sosyal sistemler arasında düşmanlıklar kışkırtılıyor, ideolojik çatışmalar teşvik ediliyor.
Bunları hepimiz biliyor, görüyor ve yaşıyoruz.
Oysa ihtiyacımız daha iyi bir dünya inşa etmek ve hep beraber ortak değerlerle birlikte çalışma misyonu oluşturmakdır.
Ülkelerin fikirlerini, bilgi birikimlerini bir araya getirerek, çok taraflılığı savunarak, ortak istişareyi, katkıyı ve paylaşımı sağlamak zorunda olduğumuza inanıyorum.
10’nuncu yaşını idrak eden Kuşak ve Yol İnisiyatifi bu çizdiğim kara tabloya meydan okuyor.
Evet 152 ülke ve 2.7 trilyon dolar ticaret hacmi ile Kuşak ve Yol İnisiyatifi meydan okuyor.
152 ülkeden, 32 uluslar arası kuruluşla imzalanan toplamda 200’den fazla mutabakat anlaşması ile Kuşak ve Yol İnisiyatifi meydan okuyor.
Ulaşılan 3.000’den fazla işbirliği projesi ile Kuşak ve Yol İnisiyatifi meydan okuyor.
Kurulan Asya Altyapı Yatırım Bankası ile Kuşak ve Yol İnisiyatifi meydan okuyor.
Oluşan İpekyolu Fonu ile” Kuşak ve Yol İnisiyatifi” meydan okuyor.
Oluşturacağı büyük pazarın talepleri ve sahip bulunduğu piyasa ekonomisinin kurumsal avantajları ile Kuşak ve Yol İnisiyatifi meydan okuyor.
Eksiksiz bir endüstriyel sistemin arz avantajlarının yanı sıra çok sayıda yüksek kaliteli işçi ve girişimcinin insan kaynakları ile Kuşak ve Yol İnisiyatifi meydan okuyor.
Ülkenin 2.7 trilyon dolara ulaşan ticaret hacmi ve 700.000’den fazla kişiye istihdam sağlaması ile Kuşak ve Yol İnisiyatifi meydan okuyor.
Tarihsel ve kültürel bir zenginlik olarak Asya’yı Avrupa’ya ve Afrika’ya bağlayarak Kuşak ve Yol İnisiyatifi meydan okuyor.
Kültürlerin, dinlerin, dillerin ve milletlerin ortak değerleriyle Kuşak ve Yol İnisiyatifi meydan okuyor.
Kara ve deniz ayağı ile Pekin’den Londra’ya, oradan da Afrika’ya hatta Amerika kıtasına ulaşacak Kuşak ve Yol İnisiyatifi meydan okuyor.
Sermaye yakınlaşması, para birimi entegrasyonu ile Kuşak ve Yol İnisiyatifi meydan okuyor.
Oluşan ve gelişen alt yapı ağları ile özellikle iyileştirilen demiryolları ve restore edilmiş limanları ile Kuşak ve Yol İnisiyatifi meydan okuyor.
Bu meydan okuma gerçekte barışa, istikrara, adalete, kalkınmaya ve hoşgörüye giden yolun kapısını aralamakta.
Zira çatısının altında bulunduğumuz dünyamız bir ateş topu halinde.
Rusya-Ukrayna savaşı, Suriye’nin, Afganistan’ın ve Lübnan’ın yaşadığı trajedi, Filistin ile İsrail arasında yetmiş yıldır devam eden ihtilaf, Karabağ’da dolayısıyla Kafkaslar’da yaşananlar, Tayvan ile Çin arasındaki gerilim, insanlık aleminin önünde çözüm bekleyen problemlerin başını çekmektedir.
Her yerde ve her şartta barışçıl diyalog ve iştişare’nin önünü açmağı gene Kuşak ve Yol İnisiyatifi ile gidereceğimize inanıyorum.
Kuraklığın, iklim değişikliğinin ve terörün oluşturduğu istemsiz göç ayrı bir kanayan yaradır.
Yaşamakta olduğumuz kara günlere ancak bir meydan okuma ile “dur” diyebiliriz.
Barışa, istikrara ancak bu meydan okuma ile ulaşabiliriz.
Hepimiz bilmekteyiz ki gezegenimizin ortak değeri barıştır. Ülkelerin tek isteği budur.
Küresel şartların oluştuğu gerçeğinden yola çıkarak insanların kader birliğini ortak kılmak hedefimiz ve gayemiz olmalıdır.
Yoksulluğu ortadan kaldırmak, insanların onurlarına yaraşan bir vaziyette yaşamalarını sağlamakta Kuşak ve Yol insiyatifinin meydan okumasının yeri ve payı olacağına inanıyorum.
Burada bir duralım.
Bu insiyatife yalnız bir Çin projesi olarak bakmak ise yanlıştır. Eksiktir. Şık değildir.
Zira bu insiyatif ile fırsatları birlikte keşfetme imkanı doğmuştur. İnsanlığın çıkarları kalkınmada ve güvenlikte ortaktır.
Bu ülkenin kalkınması, refaha kavuşması ile insanlık bir şey kazanmaz aksine bir denge ve uyum içinde, ortak bir kalkınmayı hedeflediğimizde refaha ulaşabiliriz.
Birbirimizi anlayarak, tanıyarak ve diyalog kurarak küresel dünyanın ortak değerlerini yaratabiliriz. Burada Kuşak ve Yol insiyatifinin yoksulluğa, güvensizliğe meydan okumasına tanık oluruz.
Zira Kuşak ve Yol İnisiyatifi istişareye, paylaşıma önem verir. İnsanı ve tabiatı birlikte ele alır.
Bu barışa ve istikrara giden yoldur.
Dolayısıyla bunu Çin’in bir inisiyatifi olarak değil, insanlığın önünde ortak bir fırsat olarak değerlendirmeliyiz.
Böyle ele aldığımızda Kuşak ve Yol İnisiyatifi’nin meydan okumasını daha iyi anlayabiliriz.
Benim meydan okumadan kastım insanlık adınadır.
Bir Çin atasözü derki; “İş yaptığımız için dost değiliz, dost olduğumuz için iş yapıyoruz.”
İşte bu atasözünü kendimize rehber yapacak ve dostlarımzı arttırarak daha zengin, daha güvenli, daha istikrarlı barış atmosferinde bir dünya kurmayı hedefleyeceğiz.
Burada biraz durarak ülkem Türkiye ile Kuşak ve Yol’un ilişkisine temas etmek istiyorum.
Yüksek malumlarınız olduğu üzere Türkiye İpek Yolu'nun ortaya çıkışını desteklemiş ve bu inisiyatifi medeniyetlerin birbirleriyle etkileşimine, dünyanın zenginleşmesine ve kalkınmasına tarihi bir katkı olarak değerlendirmiştir. Bugün Kuşak ve Yol inisiyatifi, ülkelerin fikirlerini ve bilgi birikimlerini bir araya getirerek, çok taraflılığı savunarak ve tüm taraflara yarar sağlayarak İpek Yolu'nun kapsamlı bir şekilde yeniden canlandırılmasına imkan sağlamaktadır. Son 10 yıllık süreçte, ortak istişare, katkı ve paylaşım ilkesi çerçevesinde, "Kuşak ve Yol" inisiyatifi, coğrafi sınırları ve kültürel farklılıkları aşan, kalkınma ihtiyaçlarını bir araya getiren uluslar arası işbirliği için tercih edilen bir platform haline gelmiştir.
Türkiye, Kuşak ve Yol İnsiyatifi’ni destekleyen ilk ülkeler arasındadır. 2015 yılında Türkiye Çin ile "Kuşak ve Yol" ve "Orta Koridor" girişimlerinin uyumlaştırılması konusunda bir mutabakat zaptı imzalayarak, çok yönlü işbirliği için yeni bir dönem başlatmıştır.
Gene Türkiye "Kuşak ve Yol" inisiyatifi ve "Orta Koridor" projesinin birbirine sıkı sıkıya kenetlenmesiyle birlikte kademeli olarak politika iletişimi, tesis bağlantısı, sorunsuz ticaret akışı, finansal entegrasyon ve halklar arası iletişimi hayata geçirmiştir. İki taraf çok düzeyli ve çok alanlı bir diyalog ve istişare mekanizması kurmuş ve Türkiye ve Çin Hükümetlerarası İşbirliği Komitesi ile "Kuşak ve Yol" ve "Orta Koridor" Çalışma Grubu’nu oluşturmuştur.
COVID-19 salgını sırasında iki ülke birbirlerine destek olmuşlardır. Türkiye'de yaşanan büyük depremin ardından Çin halkının tüm kesimlerinin aktif bir şekilde yardım elini uzatması iki halk arasındaki dostluğa yeni bir anlam kazandırmıştır. Geleceğe yönelik olarak, "Kuşak ve Yol" ortak inşası daha büyük ölçekli, daha yüksek düzeyli ve daha derin boyutlu uluslar arası işbirliğinde yeni bir yolculuğun kapılarını aralayacaktır.
Kuşak ve Yol İnisiyatifi Türkiye ile Çin arasında işbirliğinin derinleşmesini sağlayacakır.
Ortak kalkınmanın sağlanması için geniş bir alan yaratacaktır.
Kuşak ve Yol İnisiyatifi uygulanabilir bir platform olarak ele almanız gerekir.
Karşılıklı istişare, inşa ve paylaşım ilkesine bağlı kalarak, inavasyona dayalı katkınmayı siyasi güven içinde gerçekleştirmek hedefimiz olmalıdır.
Türkiye ve Çin arasındaki stratejik işbirliği ilişkisini yeni bir düzeye taşımak, iki ülkenin modern kalkınma yolunda yeni ilerlemeler kaydetmesine destek olmak ve insanlık için ortak bir kader topluluğunun inşasına daha büyük katkılarda bulunmak için Türkiye Kuşak ve Yol İnisiyatifinde el ele çalışmaya hazırdır.
Bunun yolunu da Kuşak ve Yol İnisiyatifi’nin meydan okuması şekillendirecektir.